Yerel bir gazeteci, AKP belediyesinde yanlış yapıldığı iddiasını haber yaptıktan sonra Türkiye’nin doğusuna saldırdı.
Türkiye’nin doğusunda yerel bir gazeteci, yakın zamanda suç işlediğini iddia eden AKP’li belediye başkanıyla bağlantılı iki kişi tarafından saldırıya uğradı. Türk dakikası Bingöl Kent Haber haber sitesinden alıntı yapıldı.
Bitlis Haber Genel Yayın Yönetmeni ve Bitlis Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sinan Aygül, Cumartesi günü Twitter’da saldırının ardından yüzünün kanlar içinde göründüğü fotoğrafları paylaştı. Bitlis’in Tatvan Belediye Başkanı Muhammed Emin Gilani’nin güvenlik görevlisi tarafından saldırıya uğradığı iddia edildi.
Aygül, “Belediye aracından indikten sonra saldırganlar arkamdan başıma vurdular ve ‘Belediye başkanı hakkında bir daha yazarsan ölürsün’ diyerek küfür etmeye başladılar” dedi.
Saldırı, Aygül’ün AKP yönetimindeki Tatvan belediyesine ait bazı mülk satışlarında “ciddi usulsüzlükler ve suçlar” olduğunu iddia etmesi sonrasında geldi.
Aygül, AKP hükümeti üyelerinin de dahil olduğu yolsuzluk iddialarını haber yaptığı için sürekli hedef gösterildi. Daha önce eski AKP Bitlis Milletvekili Vahit Kiler’in şikayeti üzerine tutuklanmış, daha sonra serbest bırakılmıştı. Aygül, Tatvan’da kayırmacılık iddialarını da bildirmişti.
Mahkeme, saldırıyla ilgili olarak bir polis memuru ve bir belediye çalışanını tutukladı.
Devlet tarafından işletilen Anadolu haber ajansına göre, yerel bir mahkeme Pazar günü polis memuru Engin Kaplan ve belediye çalışanı Yücel Baysalı’yı olayla ilgili olarak “kasten yaralama” suçlamasıyla tutukladı.
Tutuklamalar, Bitlis Valiliği’nin olaya ait güvenlik kamerası görüntülerinin sosyal medyada yayınlanmasının ardından zanlılar hakkında başlattığı soruşturma kapsamında geldi.
Görüntüler, Aigul’un Baisali tarafından saldırıya uğradığını gösterirken Kaplan, çevredekilerin müdahale etmesini engelliyor ve silahını göstererek onları uzakta tutuyor.
Aygül, Kaplan’ın belediye başkanının güvenlik görevlisi olduğunu açıkladı.Bitlis Valiliği, profesyonelliğe aykırı davranışlarda bulunan polis memurunun da açığa alındığını söyledi.
Bu gelişmelere rağmen, belediye başkanı saldırının arkasındaki beyin olduğu iddialarını reddediyor.
Bugünkü talihsiz olayla hiçbir bağlantım yok. Belediye başkanı Cumartesi günü yaptığı basın açıklamasında, “Kaza, kişiler arasında göz yummadığımız bir anlaşmazlık nedeniyle ortaya çıktı.” diyerek Aigul’a acil şifalar diledi.
Bitlis’teki STK’lar ortak açıklamayla saldırıyı kınadı
Bitlis’te sivil toplum ve meslek örgütleri Pazar günü yaptıkları ortak açıklamada Aygün’e yönelik saldırıyı kınayarak, olayın demokratik hukuk devleti ilkelerine ve toplumun temel haklarına saldırı olduğunu belirtti. anayasa tarafından güvence altına alınan bilgiye erişim ve ifade özgürlüğü.
STK, “Saldırganlardan birinin polis olduğu kabul edilemez. Bu saldırının gerçekleri bildiren basını susturmak, sindirmek, sindirmek dışında bir amacı olamaz.”
Olayı “kamu vicdanını tatmin edene” kadar sürdüreceklerine söz verdiler.
Bitlis Gazeteciler Cemiyeti, Kadim Aşiretler Konfederasyonu, Bitlis 6 Şubat Gönüllü Hareketi, Bitlis Medeniyet Platformu, Özgür Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) ve Tekstil Derneği temsilcileri katıldı. Bitlis Sanayicileri ve İşadamları (BİTSİAD). ) yanı sıra köy muhtarları, yerel esnaf ve bölge halkı.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) de saldırıyı kınayan bir yazı yayınlayarak, “Güvenlik güçlerinin görevi gazetecileri engellemek değil, işlerini yaparken güvenliklerini sağlamaktır.”
Artı Gerçek haber sitesinde Pazar günü yer alan habere göre Aygül, genel sağlık durumu iyi olmasına rağmen mide bulantısı ve baş dönmesi nedeniyle tekrar hastaneye kaldırıldı.
Yüzünde oluşan şişlik ve ödem nedeniyle hemen tedavi edilmeyen gazetecinin önümüzdeki günlerde plastik cerrahi için Van veya Diyarbakır’a sevk edilmesi bekleniyor.
Aygül, Arte Cergiç’e saldırının kendisini korkutma amaçlı değil, “öldürme kastıyla zarar verme girişimi” olduğunu söyledi.
Türkiye’de operatörleri halkın önüne atıp perde arkasına saklanmanın bir gelenek olduğunu vurgulayan Aygül, bu geleneğin devam etmesine izin vermeyeceğini ve saldırının arkasında kim varsa mutlaka ortaya çıkacağını söyledi.
Dünyanın en büyük gazeteci hapishaneleri arasında yer alan Türkiye, Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından 165. sırada yer aldı. 2023 Dünya Basın Özgürlüğü EndeksiÇok geride olmayan 180 ülke arasında Kuzey Kore listenin sonunu işgal ediyor.
İnsan hakları grupları, Türk hükümetini rutin olarak gazetecileri hapse atarak, medya kuruluşlarını kapatarak, medya markalarının hükümet yanlısı şirketler tarafından satın alınmasına nezaret ederek ve mali baskı uygulamak için düzenleyici yetkileri kullanarak, özellikle de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iktidara gelmesiyle basını kontrol altında tutmaya çalışmakla suçluyor. kriz atlattı. Temmuz 2016 darbe girişimi.