Bir insan hakları savunucusu, darbe sonrasında Türkiye'nin çıkardığı kanun hükmünde kararnamelerin kaldırılmasını öngören yasa tasarısını meclise sundu
Bold Media'nın haberine göre, muhalefet milletvekili ve önde gelen insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu, Temmuz 2016'daki başarısız askeri darbenin ardından Türkiye'de iki yıl süren olağanüstü hal döneminde çıkarılan KHK'ların yürürlükten kaldırılmasına yönelik bir yasa tasarısını parlamento gündemine aldı.
“Anayasaya aykırı kanun hükmünde kararnameler kaos yarattı. Tasarıyı sunmak üzere Genel Kurul'da konuşan Gergerlioğlu, “Bir felaketle karşı karşıyayız ve bunu öyle ya da böyle ele almak zorundayız” dedi. “Milyonlarca insan her türlü zulme maruz kalıyor.”
OHAL döneminde çıkarılan kanun hükmünde kararname ve kanunların normal kanun haline gelmesi kabul edilemez” dedi.
Darbe girişiminin ardından Türk hükümeti, Temmuz 2018'e kadar sürecek bir olağanüstü hal ilan etti. Olağanüstü hal sırasında, hükümet tarafından çıkarılan bir dizi kanun hükmünde kararname, 100.000'den fazla kamu çalışanının keyfi olarak işten çıkarılmasının yanı sıra, işyerlerinin kapatılmasına da yol açtı. Yüzlerce medya kuruluşu, sivil toplum kuruluşu, vakıf, sendika ve kuruluş Terörizmle ilgili şüpheli bağlantılar için eğitim okulu.
Tasfiye mağdurlarının içinde bulunduğu kötü durum, 2016'dan bu yana insan hakları savunucularının gündeminde üst sıralarda yer alıyor; bu durum, yasal süreç olmaksızın işlerini kaybetmenin yanı sıra, sosyal güvenlik veri tabanında kara listeye alınmayı da içeriyor ve bu da özel sektördeki iş fırsatlarını ve kendiliğinden seyahatleri önemli ölçüde engelliyor. . . Yasak onların yurtdışında yeni bir hayata başlamalarını engelledi.
Bazı durumlarda, tasfiyenin kurbanı olan bir aile üyesi nedeniyle insanların engelli yardımları gibi temel sosyal hizmetlere erişimleri engellendi.
Tasfiye mağdurlarının başlangıçta kararnamelere kanunlarla itiraz etmelerinin net bir yolu olmadığından, etkili bir hukuk yolunun bulunmaması da yaygın uluslararası eleştirilerin konusuydu. Hükümet, Avrupalı insan hakları örgütlerinin baskısıyla sonunda geçici bir inceleme komitesi kurarken, komite aynı zamanda kurumsal bağımsızlığın olmayışı, belirsiz prosedürler ve itirazların incelenmesine ilişkin görünüşte keyfi kriterler nedeniyle de eleştirildi. Aldığı başvuruların büyük çoğunluğu reddedildi.
Türkiye hukukun üstünlüğü endeksinde 142 ülke arasında 117. sırada yer aldı yayınlanan Ekim ayında Dünya Adalet Projesi (WJP) tarafından geçen yıla göre bir sıra geride kaldı.