Acun’un dijital platformu Exxen çalışmıyor çünkü …
Acun Ilıcalı, Exxen adlı dijital bir platform kuracaktı.
Bol şans, ama bence bu ölü doğmuş bir proje çünkü …
Netflix ve Amazon Prime gibi dünya devleri varken, hiç kimse son derece sınırlı içeriğe sahip bir platform için ödeme yapmak istemez. Dahası, daha fazla genç insan dijital platformlara üye oluyor. Yeni nesil dünyaya açık ve çoğu yabancı dizileri sevdikleri için Netflix’i veya internet üzerinden yasadışı yayınları tercih ediyor. Ayrıca her ay Türkiye platformu için harçlıklarını kesmiyorlar.
Netflix’in 2020’de sadece yeni içerik için ayrılan bütçesi 17,3 milyar dolar yani yaklaşık 130 milyar TL. Amazon Prime, bu işe 8 milyar dolar ayırdı. Acun’un Exxen’i, toplam bütçesini hayal bile edemeyeceğimiz bu dev şirketler karşısında bir bakkal gibi kalıyor.
Onun TV şovlarının reytinglerine aldanmayın. Ülkede neredeyse herkeste 82 milyon televizyon evi var ama eşi Netflix’in Türkiye’deki üye sayısı 2 milyonun altında.
Daha önce denendi ve işe yaramadı. Blue TV ve Puhu TV gibi örnekler Netflix’e yaklaşamadı bile. 6 ayda bir dizi çekerek ve model yarışma yaparak her gün onlarca yeni dizi, film ve belgesel ekleyen yabancı rakiplerle rekabet edemezsiniz.
Hayatın her kesiminden çağrılar geliyor, ancak hükümet hala somut bir adım atmadı.
Korona salgını başladığından bu yana 8 ay geçti.
43’ü doktor 100 sağlık çalışanı öldü, binlercesi görevdeyken enfekte oldu. Belki sayı daha da yüksek, bilmiyoruz çünkü artık açıklanan verilere kimse güvenmiyor.
Bu insanlar, düğünlerde halay yaptıkları için ya da kahvehanede kağıt oynadıkları için değil, başkalarının ölmemesi için maskelerini atıp sokaklarda dolaşmamaya çalışırken yakalandı.
Meslek hastalıklarının nasıl dahil edildiğini, ölenlerin şehit olmadığını, ailelerine tazminat verilmediğini düşünmüyorum!
Füzenin hızı arttıkça vaka sayısı arttıkça iş yükleri ve yaşadıkları stres katlanarak artıyor.
Çoğu aylardır çocuklarını ve ebeveynlerini göremiyor.
Saatler sonra maskeler ve boğucu tulumlarla çalışırlar.
Bu artık alkış ve teşekkürle yapılacak bir iş değil.
TTB’yi ve diğer tüm siyasi tartışmaları bir kenara bırakın …
Konunun bu kadar ileri gitmesi bir hata …
Devletin vicdan sahibi herkesi rahatsız eden bu durumu bir an önce çözmesi ve sağlık çalışanlarının taleplerini karşılaması gerekiyor.
Ekrem İmamoğlu ile taksi şoförü temsilcileri arasındaki polemiği izlediniz mi?
İstanbullular için en büyük sıkıntılardan biri de bu taksi meselesi.
Sürücüler için uygun kriterler veya standartlar yoktur. Gideceğiniz yeri beğenmezseniz, almazsınız, 14: 00-16: 00 saatleri arasında “Saat değiştir” dediğiniz anda temiz olana gelirseniz minnettar olursunuz, “Of pof” a geçin; Yola çıkmadan önce gergin oluyorsunuz, eğer turist iseniz taksimetre açmayacaksınız …
Tabii hepsini değil ama daha önce de söylemiştim, kötü olanları ayıklamak bizim işimiz değil.
Binlerce bahaneyle Uber’i yasakladılar, ancak karşı çıktıkları sistemin standartlarına bile yaklaşmıyorlar.
Bu nedenle İmamoğlu’nun İmamoğlu’na 6 bin adet yeni taksi plakası kiralama teklifine başından beri destek veriyorum. İmamoğlu, “İBB’nin incelemesini istediğimiz için satmıyoruz” diyor. Çok mantıklı. Ancak dün UKOME toplantısında kabul edilmedi ve alt komisyona devredildi.
Bu anlatmakla olmayacak… İmamoğlu o masanın etrafında toplanan taksi temsilcilerini Londra, New York, Pekin gibi birkaç başkente götürseler, taksiye binseler Uber, Didi utanır mıydı ve farkı gördüklerinde kendilerini düzeltirler mi?
Kahvehanelerde gıcırtılı bir deste açan kâğıt oynayan adamları düşünüyorum …
Aklımda hiç böyle hoş bir resim görünmüyor.
Çalışmak ve faydalı şeyler yapmak yerine, bütün gün boşta oturup vakit öldüren, kısa sakallı adamlar hayal ediyorum …
Çocuklarına ve evine bakmak yerine, karısına tüm sorumluluğu alıp kaçan yakışıklılar hayal edebiliyorum …
Kadınları içeri almayan, at yarışı ve kibrit seslerine küfür eden kaba bir erkek mekanı hayal ediyorum.
Demek istediğim, bu sadece saçma bir öneri ya da Türk Tabipleri Birliği tarafından yapılacak yersiz bir açıklama olduğu için değil.
Güverte yeni olsa bile, yakın temastan kaynaklanan hastalıkları yayacağı için değil …
Kılıçdaroğlu’nun önerisini toplumda yolsuzluğu temsil eden bir alışkanlığı yücelttiği için çok tatsız buldum.