Adalet ve Kalkınma Partisi ulusal program aracılığıyla oy kayıplarını araştırıyor
İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), 31 Mart yerel seçimlerinde yaşanan büyük yenilginin ardından “Türkiye'yi Dinliyoruz” adlı yeni bir programa başlayacak.
Yirmi yılı aşkın süredir Türk siyasetine yön veren parti, ilk yenilgisini kronik kaybeden CHP'ye karşı yapılan yerel oylamada aldı. Partinin Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi olmayan seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından yaptığı ilk konuşmada özeleştiride bulunacağını söyledi.
Adalet ve Kalkınma Partisi artık, özellikle zaferlere rağmen oylarda düşüş yaşayan kalelerindeki kayıpların nedenlerini araştıracak. Programda ayrıca ana muhalefetteki Cumhuriyet Halk Partisi'nin belediye başkanlığını kaybettiği illerdeki kayıpların nedenleri de ele alınacak.
Erdoğan'ın partiye, oy kaybının tek bir nedene bağlı kalamayacağını, “kasıtlı başarısızlıklar ve ihanetler” gibi eksikliklerin araştırılması gerektiğini söylediği bildirildi.
Partinin yaklaşan seçimler için yeni bir yol haritası oluşturmasına yardımcı olacak “Türkiye'yi Dinliyoruz” kampanyası, seçim sonuçlarını analiz edecek komitelerin kurulmasını da içeriyor. Mevcut ve eski milletvekilleri, parti üyeleri ve Merkezi Yönetim Kurulu üyeleri, partinin belediyelerdeki galibiyet ve yenilgilerine katkıda bulunan belirli seçmen gruplarıyla görüştükten sonra raporları hazırlamakla görevlendirilecek.
Program aynı zamanda çok sayıda emeklinin bulunduğu seçim bölgelerine ve yaşlıların büyük oranda bulunduğu şehirlere de odaklanacak. Siyasi uzmanlar, yaşam pahalılığına dikkat çekerek, yenilgide emeklilerin rol oynamış olabileceğini söylüyor. Parti ayrıca belediye seçimlerinde başka partilere oy veren AKP seçmenlerinin değişen tercihlerini de kontrol edecek. Partinin kuracağı çeşitli çalışma grupları gençlerin, kadınların ve emeklilerin oy verme tercihlerine odaklanacak.
Yüksek Seçim Kurulu'nun açıkladığı resmi olmayan sonuçlara göre CHP, 31 Mart'ta 40 yıl aradan sonra ilk kez seçimi kazanarak 14'ü İstanbul ve Ankara gibi büyükşehir belediyeleri olmak üzere 35 belediye sandalyesini kazanırken, AKP 24 ilde sandalye kazandı. Yeşil Sol Parti (YSP) 10, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) 8, Yeni Refah Partisi (YRP) 2, Büyük Birlik Partisi (BBP) ve İyi Parti (İP) birer sandalye kazandı.
Yerel oylamalarda katılım özellikle düşüktü; 2019'daki yüzde 84,7'den ve 2023 seçimlerindeki yüzde 86,9'dan yaklaşık 5 milyon kişi düşerek yüzde 78,5'e geriledi. Partilerin yürüttüğü ön araştırmalar, “ekonomik koşullar, art arda yapılan seçimlerden kaynaklanan yorgunluk ve memnuniyetsizliği” gösterdi. Seçmenlerin çekimser kalmasının ana nedeni belediye başkanı adaylarıydı.
Erdoğan, 1 Nisan'da başkent Ankara'daki parti genel merkezinde seçim sonrası ilk konuşmasında, milletin iradesini hiçbir kısıtlamayla karşılaşmadan sandıkta ortaya koyduğunu ve bunun Türk demokrasisi için büyük bir kazanç olduğunu belirtti. “Bu seçimlerin kazananı, seçmenin siyasi görüşü ne olursa olsun demokrasi ve millet iradesidir.” “Vatandaşlarımızın sağduyusu sayesinde Türk demokrasisi olgunluğunu bir kez daha kanıtlamıştır. Seçimler demokrasiler için en önemli günlerdir ve insanlar tercihlerini sandık aracılığıyla belirtirler.” Başkan 31 Mart'ı “bir son değil, bir dönüm noktası” olarak nitelendirdi. “Türk milleti mesajını siyasetçilere yöneltmiştir. Bu seçimlerin kazananı bütün Türkiye'dir. Kazanan demokrasidir. Bunun bedelini ağır ödedik.” Konuşmasını ulusu “kucaklamaya” odakladı ve siyasi görüşlerine bakılmaksızın vatandaşlara teşekkür etti. Sonuçların şehirlerin lehine olacağını umuyorum” dedi.
Erdoğan ise Adalet ve Kalkınma Partisi'nin kazandığı genel ve milletvekili seçimlerinden özellikle dokuz ay sonra istenilen sonuca ulaşamadıklarını itiraf etti. Son iki ayda seçim kampanyası sırasında 52 ili gezen Erdoğan, “Seçimler için yoğun bir şekilde çalıştık” dedi ve “AKP çalışanları gece gündüz uyum içinde, fedakarlıkla çalıştı.” Sloganını tekrarladı, “Destiny'nin ötesinde” ekledi: “Milletimizin iradesini hafife almayacağız, ne de bu seçimleri sona erdireceğiz.” Önümüzde dört yıl var ve sorumluluklarımızın bilincindeyiz ve artık depremin vurduğu bölgenin toparlanmasından ekonomik sorunlara kadar acil sorunları çözmek için çalışacağız. Cumhurbaşkanı, millete ve gelecek nesillere zarar verecek “popülist” adımlardan uzak duracaklarını vurguladı. Ekonominin canlandırılması ve PKK ile ilgili olarak “terör örgütüne son darbenin indirilmesi” yönündeki daha önceki vaatlerini yineledi.