AKP’li vekil ‘çözüm mümkün değil’ dedi
Ermenistanlı madencilerin hakları için Ankara’ya başlattığı yürüyüş bir kez daha engellendi. Bağımsız Maden İşçi Sendikası Başkanı Tahir Çetin, AKP Karaman Milletvekili Selman Oğuzhan Eser ile yaptığı telefon görüşmelerini aktardı ve “Sn. Selman, ‘Çözüm mümkün değil’ dedi.
Kıdem tazminatı ve ücretlerini protesto eden Ermeni madencilerin hakları için Ankara’ya başlattığı yürüyüş jandarma tarafından bloke edildi. Bugün jandarma komutanı ile işçiler arasında da bir Anayasa tartışması yaşandı.
AKP Karaman Milletvekili Selman Oğuzhan Eser ile telefon görüşmelerini ANKA’ya ileten Bağımsız Maden İşçi Sendikası Başkanı Tahir Çetin, “Selman Bey ‘Çözüm mümkün değil’ dedi. Bundan sonra bu sorun ya Başkan’ın müdahalesi ile ya da bu işçilerin kararlı mücadelesi ile çözülecektir. “
SOMA’DA BEKLEME 31 EKİM’E KADAR DEVAM EDECEK
Manisa’nın Soma ilçesinden maaş ve kıdem tazminatı alamadıkları için Ankara’ya yürümek isteyen madenciler, AKP Grup Başkan Yardımcısı Özlem Zengin’in sözünün tutulmasını bekliyor. Kırkağaç Çamlığı’nda bekleyen işçilerin verdiği 10 günlük süre 31 Ekim Cumartesi günü sona eriyor.
Karaman’ın Ermenek ilçesinden Ankara’ya yürümek isteyen madencilerin bir kısmının ücretleri daha az ödendi. Yaklaşık 60 madenciye hiçbir zaman ödeme yapılmadı. Ücretli işçiler, İş Kanunu’nun 25. maddesindeki ‘ahlak ve iyi niyet’ kuralı gerekçesi ile işten çıkarıldı. Madencilerin ihbar, kıdem tazminatı ve ücret alacakları için verdiği süre bu akşam 17: 00’de doldu. İşçiler, Ermenek Güneyyurt Meydanı’ndan Ankara’ya yürümek için harekete geçti, ancak işçiler jandarma tarafından engellendi. İşçilerin önünde sıraya giren jandarma askerler, kalkanlarıyla yürümelerini engelledi. İşçiler “Yolu aç jandarma, Ankara’ya geliyoruz” sloganı attılar.
ANAYASAL TARTIŞMA
Jandarma komutanı ile madenciler arasında da Anayasa tartışması yaşandı. İşçiler, jandarma komutanının, işçilerin yürüyüşünün Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na aykırı olduğunu hatırlatarak, Anayasa’nın 34. maddesinde yer alan “Herkesin önceden izin almadan silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yapma hakkı vardır. ” Daha sonra jandarma komutanı ile işçilerin örgütlendiği Müstakil Maden-İş Sendikası avukatı Şafak Aki arasında 34. madde ile ilgili karşılıklı sözlü tartışma yaşandı. Jandarma komutanı 34. maddenin kanunla kısıtlandığını ve yürüyüş için izin gerektiğini açıklarken, avukat Aki izin alınmasına gerek olmadığını, sadece rapor vermenin yeterli olduğunu söyledi.
‘OZBEY AİLESİNİN LİSANSINI ELİNİZDEN ALIN’
Jandarmanın kendilerine engel olmasına tepki gösteren Müstakil Madencilik-İş Sendikası Başkanı Tahir Çetin, salgına karşı önlem aldıklarını ve yürümelerine engel olmadığını söyledi. Yürüyüşe izin vermeyen Jandarma komutanı, “Günlerdir buradaki diğer insanları rahatsız ediyorsunuz” dedi. Oradaki bir esnaf komutana, “Maden yoksa esnaf da olmaz. Bu yerin lokomotifi benim ”. Yürümekte kararlı olduklarını vurgulayan Çetin, “Emir ile gözaltı kararı verilirse Özbey ailesi maden ruhsatını alsın ve bu mücadele bugün burada bitecek” dedi.
Çetin, AKP Karaman Milletvekili Selman Oğuzhan Eser ile yaptığı telefon görüşmelerini de ANKA’ya ileterek, “Sn. Selman ‘Çözüm mümkün değil’ dedi. Şimdi ya Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip Erdoğan) ya müdahale ederek bu sorunu çözecek ya da bu işçilerin kararlı mücadelesi. Jandarmaya yürüyelim diyoruz, durmuyor, gözaltına al diyoruz, yapmıyor. Barikatın önünde bekliyoruz ”.
’18 Öldürdüler, ŞİMDİ 20 VAR’
Maden işçilerinden İbrahim Yılmaz, jandarma ailelerinin de kendileri gibi işçi olduğunu belirterek, “Bunu kanıtlamaya hazırım. Kimi koruduğunuzu bilelim. Bugün o adamın taş ocağında 20 kişi kaçak çalışıyor. 18 kişiyi öldürdüler, yeterince alamadılar. Şimdi sadece 18 … Burada ölüyor derken şaka yapmıyoruz, dönüş yok. Kendimizden geçtik. Fakirler önümüze çocuklarını dikmesinler, onlar bizim kardeşimizdir. Birinin babası zengin mi, bakayım mı? ” O sordu.
İşçilerden Abdullah Büber, haklarını aramak için kapıyı çalmadıklarını belirterek, madencilerin sorunlarını şu şekilde anlattı:
Bizimle değil, bu adam hem milletvekili hem de bakanla dalga geçti. Sözlerini tutmadı. Cuma Cumartesi Pazar. 3 gün basın açıklamasını bekledik. Bu adamın sorumlu tutulmasını istiyoruz. Bu alanı götürün. 23 trilyon (milyon) değerlendi. Artık kör, cahil işçiler değiliz. Anayasal bir suç işliyorsak, bizi alın. Kanunları ve anayasal haklarımızı biliyoruz. “
Az önce okuduğunuz haberler size bağımsız bir medya kuruluşu tarafından sunuldu.
Bağımsız gazetecilik; Halkın sermayeye karşı savunulması, sömürüye karşı emek, eşitsizliğe karşı adalet, savaşlara karşı barış, piyasacılığa karşı temel haklar, yağmaya karşı doğa, erkek şiddetine karşı kadın, çocukları istismara karşı savunmanın vazgeçilmez şartıdır.
Siz de gerçeğin sesini yükseltmek için sorumluluk almak istiyorsanız, sadece birkaç dakikanızı ayırın. BirGün’e üye olabilirsiniz ve ‘#Benim günüm‘Söyleyebilirsin.
Şimdiden teşekkürler …
Bir Gün bizim; hepimiz.