Bilinçsiz bakanlarınızı alın ve iktidara gidin
Ünlü sunucu Öykü Serter, İzmir depremi sonrası yaşananlarla ilgili çok sert açıklamalarda bulundu. Serter yaptığı açıklamada, hükümeti, muhalefeti ve toplumu eleştirerek, “Sarayın günlük harcaması 10 milyon, İzmir’e ödenek 5 milyon! Sadaka veriyor musunuz, Tanrı aşkına bu nedir? Milletin koyacağını söyleyen Cengiz’in affedilen vergisi … 425 milyon! ” dedim.
Ünlü sunucu Öykü Serter, İzmir’deki depremle ilgili çok sert açıklamalarda bulundu.
Serter, Instagram hesabından yaptığı paylaşımda hem hükümeti sert sözlerle eleştirdi.
Depremle ilgili önergeleri reddetti ve imar barışına imza atan herkesin masum insanların ölümünde rol oynadığını kaydetti ve “Bu saatten sonra güçten hesap sormayan geleceğin anlaşılması demektir. “
“Sarayın günlük harcaması 10 milyon, İzmir’in ödeneği 5 milyon! Sadaka veriyor musunuz, Tanrı aşkına bu nedir? Cengiz 425 milyonluk affedilen vergiyi milletin koyacağını söyleyen Serter, Bakan Koça’nın yaptığı açıklamaya, “Ayda ağrılı bir yer yok, köfte ayran istiyor” diyerek yanıt verdi.
Serter’in açıklamasının tamamı şöyle:
Bu evler böyle bir depremde yıkılmamış ve sağlam kalmışsa, bu toprakların yoksulluğunun ve ölümünün güzelliği, akıl, bilim ve teknoloji ile çözülebilecek insan odaklı sorunların yükü ve suistimali mucizedir. Bu milletin siyaseten duygusallığının, üç yaşındaki Aydan’ın hayata elidir. bunun bir mucize olduğunu kabul etmeyi zorunlu kılıyor. Peki… Deprem Allah’tandır, ama aynı zamanda insanlara verdiği akıl… Birini kullanmadan bir başkasına sığınamazsınız. Önlem alın, gerisi Allah’tandır diyoruz. Yani o evlerin oturulamaz olduğunu bilseniz bile, bu acılardan dolayı Allah’ı suçlayıp temiz bir şekilde kurtulamazsınız. Kadere rıza başka bir şeydir …
Depremle ilgili önergeleri reddeden ve imar barışında imzası, yetkisi ve etkisi olan herkes sorumludur. Herkes bu masum insanların ölüm sebebi, katil … Deprem vergilerini çalan herkes – evet hesap veremezsen çalındı, bu acının sebebi ve hesap sormayan herkes bu güç, yöneticiler, yetkililer bu saatten sonra kendilerine ne olacağına rıza gösteriyor. Şimdi kendimizi alalım, yeter diyelim; Öfkemize bakalım. Bu insanların bilgeliğini, duygusallığını ve inancını onlarla alay etmiş gibi oynamanız ve kötüye kullanmanız yeterlidir! “
İktidarı ayırdın, muhalefeti ayırdın … Savaşıyor numarası yaptın ve bu milletin burnunu el ele verdin; sen fakirleştin. Sarayın günlük harcaması 10 milyon, İzmir için ödenek 5 milyon! Sadaka veriyor musunuz, Tanrı aşkına bu nedir? Milletin koyacağını söyleyen Cengiz’in af vergisi … 425 milyon!
Bu dayanışmayı ve dayanışmayı gördükçe bizi bırakalım, kendimizi kurtaracağız, yaşayalım, yönetelim, sahip olduğumuz her şeyi paylaşalım. Yarın hava soğuk değil, yağmur yok, dışarıda kal diyebilen bakanın utanmazlığı, ‘Ayda acıklı bir yer yok, köfte ayran ister’ diyen baygın bakanlar, al onu, ey iktidar.
Az önce okuduğunuz haberler size bağımsız bir medya kuruluşu tarafından sunuldu.
Bağımsız gazetecilik; Halkın sermayeye karşı savunulması, sömürüye karşı emek, eşitsizliğe karşı adalet, savaşlara karşı barış, piyasacılığa karşı temel haklar, yağmaya karşı doğa, erkek şiddetine karşı kadın, çocukların istismara karşı korunması için vazgeçilmez bir koşuldur.
Siz de gerçeğin sesini yükseltmek için sorumluluk almak istiyorsanız, sadece birkaç dakikanızı ayırın. BirGün’e üye olabilirsiniz ve ‘#Benim günüm‘Söyleyebilirsin.
Şimdiden teşekkürler …
Bir Gün bizim; hepimiz.