Döviz krizi hafiflerken Türkiye ekonomisini neler bekliyor?
Bir dizi faktör Türkiye’nin yaz boyunca döviz sıkıntısını hafifletmesine yardımcı oldu, ancak Ankara’nın baharda yapılacak yerel seçimler öncesinde hoş karşılanmayan önlemler almayı reddetmesi nedeniyle sorun önümüzdeki aylarda yeniden ortaya çıkabilir.
Geçtiğimiz Mayıs ayında yapılan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili seçimleri sonrasında belirsizliğin azalması, yurt dışında veya “yastık altında” tutulan döviz varlıklarının kayıtlı ekonomiye akışının önünü açmıştır. Bu güven, uluslararası yatırımcılar arasında oldukça saygın bir ekonomist olan Mehmet Şimşek’in Haziran ayında ekonominin başına geçmesiyle daha da arttı. Merkez bankası verilerine göre, ödemeler dengesinde “net hata ve noksan” altında kaydedilen bu akışlar, Haziran’dan Eylül’e kadar olan dört ayda yaklaşık 16 milyar doları buldu.
Aynı dönemde yabancı yatırımcılar Türk devlet tahvili ve tahvillerine yaklaşık 5 milyar dolar yatırım yaparken, banka mevduatı ve krediler şeklindeki toplam giriş yaklaşık 9,5 milyar doları buldu. Doğrudan yabancı yatırımlar en zayıf halkaydı. Gayrimenkul satışları 930 milyon dolar getirirken, fiili doğrudan yatırımlarda yaklaşık 630 milyon dolarlık çıkış görüldü.
Toplamda, Simsk’in ekonomik liderliği altında ilk dört ayda yabancı girişler yaklaşık 15 milyar doları buldu; bu rakam, bilinmeyen kaynaklardan gelen akışlar olarak da bilinen “net hata ve noksanlar” da dahil olmak üzere yaklaşık 31 milyar dolara ulaştı. Bu tutar, Haziran-Eylül dönemindeki 3,4 milyar dolarlık cari açığı rahatlıkla kapatırken, ülkenin döviz rezervlerinde de 27 milyar dolarlık artışa yol açtı.
Abdullah, Amazon’u kapsayan bir muhabirdir. Daha önce teknoloji ve taşımacılık konularını ele aldı ve Uber’in finansmanı, kendi kendini süren araba programı ve kültürel kriz hakkında hikayeler çıkardı. Ondan önce finansta siber güvenlik konusunu ele aldı. Sarah’ın çalışmaları The Wall Street Journal, Bloomberg, Politico ve Houston Chronicle’da yayınlandı.