İsrail, Lübnan, Türkiye: muhabirlerimizin raporları
Üzerinde yayınlanan:
Middle East Matters'ın bu son sayısında, bölgedeki muhabirlerimizin hazırladığı bir dizi raporu sizlerle buluşturuyoruz. Gazze'deki savaş devam ederken İsrail toplumundaki bölünmelerin daha da keskinleştiği İsrail'den başlıyoruz. 7 Ekim saldırılarının hemen ardından halkın büyük çoğunluğu hükümetin Hamas'ı agresif bir şekilde takip etme kararını destekledi. Ancak sesi giderek artan bir azınlık, hükümetin stratejisinin, özellikle de İsrailli rehinelerin kurtarılması söz konusu olduğunda işe yaramadığını söylüyor. Muhabirimiz Claire Duhamel bildiriyor.
Güney Lübnan'da 7 Ekim'den bu yana İsrail ordusu ile Hizbullah arasında neredeyse her gün çatışma yaşanıyor. Lübnan'da çoğu Hizbullah savaşçısı olmak üzere 200'den fazla kişi öldürüldü, ancak en az 26 sivil de öldürüldü. Sınır köylerinin nüfusu neredeyse tükendi ve sakinleri kuzeydeki Tire veya Sidon şehirlerine kaçmak zorunda kaldı. Muhabirlerimiz Serge Barbari ve Rawad Taha'nın raporu.
Geçtiğimiz hafta ABD, Irak ve Suriye'de İran Devrim Muhafızları ve İran yanlısı milislerle bağlantılı 85 hedefe hava saldırısı düzenledi. Saldırı, Ürdün'de üç Amerikan askerinin öldürülmesine yanıt olarak geldi ve ABD, daha fazla saldırı olasılığı konusunda uyardı. Bu olasılık, ölenler arasında sivillerin de bulunduğu Irak'ta endişe yaratıyor. Muhabirlerimiz Lena Mallers ve Mary-Charlotte Roby haber veriyor.
Nihayet bu hafta, Türkiye ve Suriye'yi vuran yıkıcı depremin üzerinden bir yıl geçti. En az 50 bin kişi öldürüldü. On iki ay sonra, binlerce kişi hâlâ resmi olarak “kayıp” olarak listeleniyor ve hayatta kalan milyonlarca kişi yerinden edilmiş durumda. Muhabirlerimiz Gina Le Bras ve Melvin Ingleby, hayatını kaybedenleri anan ve anılarını yaşatmak için çalışanlarla buluşmak üzere depremin merkez üssü olan Hatay'a gitti.
