‘Rambo’ şüpheli Yves Rausch beş günlük avın ardından Kara Orman’da tutuldu
Alman polisi, Kara Orman’da beş günlük bir insan avından sonra “Rambo” lakabıyla kuşkulanılan bir silahlıyı tutukladı.
31 yaşındaki Yves Rausch’un Pazar günü dört polis memurunu tehdit ettikten ve tabancalarını aldıktan sonra güneybatı Almanya’da Oppenau yakınlarındaki ormana kaçtığı söyleniyor.
Onu bulmak için seçkin bir birim, helikopterler, termal dedektörler ve dinlendirici köpekler konuşlandırıldı.
Tutuklanmasının ardından memurlar, açıklamaya göre dört ateşli silah ele geçirdi.
Almanya’daki Bild gazetesinin bildirdiğine göre, bir posta çalışanı tutuklanmasına yol açan polise bilgi verdi ve operasyon sırasında bir kişi yaralandı.
Polis, başlangıçta Pazar günü Oppenau yakınlarındaki ormandaki bir kulübenin etrafında asılı olan şüpheli bir adamın raporlarına çağrıldı.
‘Rambo’ hakkında ne biliyoruz?
Polis uzun zamandır Oppenau bölgesinde yaşadığını ve ormanı iyi bildiğine inanılıyor.
Annesi, geçen yıl kiralık dairesinden çıkarıldığını söyledi. Bild’in geçen yıl yerel bir hanın üzerinde kiraladığı ve çatı katında bir atış menzili kurduğu bildirdiği aynı daire olup olmadığı belli değil.
Annesi, nihayet ormanda kendisi için bir ev yapmadan önce bir teyzenin evinde kalmaya gittiğini ekledi. Onu “doğaya kaçmak, özgür olmak istiyordu” diyerek “ormancı” olarak nitelendirdi.
Polis onu Pazar günü ormanın kenarındaki bir kulübede buldu ve aniden bir tabancayı çıkarmadan ve dört subayı silahsızlandırmadan önce kooperatifte göründüğünü söyledi. Kamuflaj giysisi giyiyordu.
Annesine göre kendi sebzelerini yetiştirdi, kulübeyi evi olarak kullandı ve satmayı umduğu tahta cüceler oydu.
Polis, yerel bir barda bırakılan ve Yves Rausch tarafından yazılmış olabilecek anonim bir “manifesto” inceliyor. “Vahşetin Çağrısı” başlıklı ve doğaya yakın yaşayan insanların modern kent toplumundan üstün olduğunu savunuyor.
Medya raporları, ABD polisinin kaçmasına neden olan kurgusal, şiddetli Vietnam savaş gazisi sonrasında ona “Rambo” lakabını taktı.
Annesi 8 Temmuz’da yerel bir pazarda onunla bir kahve içtiğini ve “tamamen normal” göründüğünü söyledi. Ancak onu nadiren gördüğünü, yalnız olduğunu ve babasının 2018’de öldüğünü söyledi.
Davaya katılan bir devlet savcısı Herwig Schäfer, kaçağın “silah tutkusu” olduğunu söyledi.