Şair Ceket Oğlan Kazım Koyuncu 49. yıl dönümünde anılıyor
Sanatçı Kazım Koyuncu 49. doğum gününde anılıyor.
Şair Ceketli Çocuk olarak tanınan sanatçı Kazım Koyuncu, 49. doğum gününde anılıyor.
Koyuncu, 7 Kasım 1971 tarihinde Artvin’in Hopa ilçesine bağlı Yeşilköy’de, geç kayıt yaptırdığı için resmi doğum tarihi 10 Mayıs 1972 olmasına rağmen doğdu.
Cavit Bey ve Hüsniye Hanım’ın 6 çocuğundan 5’i olarak dünyaya gelen sanatçı, büyükannesinin masallarını, “Kemençeci Yaşar” olarak bilinen Yaşar Turna’dan türküleri dinleyerek büyüdü.
Ortaokul yıllarında babasının aldığı mandolin ile okumayı seven ve müziğe başlayan Koyuncu, köydeki insanların aksine futbolla ilgilenerek sıkı bir Trabzonspor taraftarı oldu.
Koyuncu, 1989 yılında köyünü terk edip İstanbul Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü’ne kaydolmasına rağmen üniversitede çok parlak bir öğrenci dönemi geçirmedi.
O yıllarda sanata olan tutkusu hâkim olan ve müzik çalışmalarına ağırlık veren Koyuncu, 1992 yılında Ali Enver ile birlikte Dinmeyen müzik grubunu kurarak profesyonel müziğe başladı.
KENDİ STİLİNİ YARATTI
Tiyatro oyunları için de müzik yapan sanatçı, 1993 yılında okulu bıraktı. Koyuncu, daha sonra okulu bırakma kararıyla ilgili bir soru sordu, “Zor zamanlar, o okulu bitirip kaymakam olursun yoksa istediğin işi yaparsın. ama her zaman soru işaretleri olacak, nerede bitecek? Soru işaretli olanı seçtim. ” cevabı vermişti.
Sanatçı okulu bıraktıktan sonra sadece müzik yapmaya karar verdi ve Karadeniz müziğini rock müziğiyle birleştirerek kendi tarzını yarattı.
Aynı yıl arkadaşları ile “Zuğaşi Berepe” adlı bir grup kuran Koyuncu, hem yeni grubu hem de “Dinmeyen” grubu ile çalıştı.
Koyuncu, 1995 yılında yeni grubuyla ilk albümü “Va Mishkunan” ı (Bilmiyoruz) çıkarırken, sanatçı bu yeni tarzıyla müzikseverlerden olumlu tepkiler aldı. Bu arada “Dinmeyen” grubu 1996’da “Sisler Duvarı” albümünü çıkardı ve “Zuğaşi Berepe” grubu 1999’da ikinci albümleri “İgzas” ın ardından dağıldı.
2001’DE İLK KİŞİSEL ALBÜMÜ ‘VIA’ İLE
Karadeniz müziğinin hem sert hem de duygusal yapısını eserlerine taşıyan Koyuncu’nun ilk kişisel albümü “Viya!”, Sanatında yenilikler ve denemeler yapmaktan çekinmiyor. 2001 yılında müzik piyasalarında yerini aldı.
Koyuncu, 2002 yılında yayınlanan Gülbeyaz televizyon dizisinin müziklerini yaparak asıl tanınmasını sağlarken, dizinin ardından konser programları artmaya başladı ve 2004 yılında ikinci solo albümü “Hayde” yi çıkardı.
Ona kanser teşhisi konulduğunda takvimler Aralık 2004’ü gösteriyordu, ancak doktorlar çok yorulmaması gerektiğini söylese de sanatçı konserler vermeye devam etti. Son konserini 4 Şubat 2005’te Taksim’deki Yeni Melek Gösteri Merkezi’nde veren Koyuncu, Koyuncu’nun o gün söylediği “Ha kanser ha konseri” sözlerini de unutmadı.
Koyuncu hüzün kokan albümlerinde hem Türkçe hem de Hemşince, Laz ve Gürcü eserlerine yer verirken, sadece Karadeniz bölgesinde değil Türkiye’den ve yurtdışından geniş bir coğrafyada geniş bir dinleyici tarafından sevildi.
33 YAŞINDA
Kazım Koyuncu, bir röportajında tedavi gördüğü hastanede 25 Haziran 2005’te 33 yaşında hayatını kaybetti.
Koyuncu, ölümünden iki gün sonra doğduğu köy Yeşilköy’de fındık ağaçlarıyla çevrili köy mezarlığına defnedildi.
Az önce okuduğunuz haberler size bağımsız bir medya kuruluşu tarafından sunuldu.
Bağımsız gazetecilik; Halkın sermayeye karşı savunulması, sömürüye karşı emek, eşitsizliğe karşı adalet, savaşlara karşı barış, piyasacılığa karşı temel haklar, yağmaya karşı doğa, erkek şiddetine karşı kadın, çocukların istismara karşı korunması için vazgeçilmez bir koşuldur.
Siz de gerçeğin sesini yükseltmek için sorumluluk almak istiyorsanız, sadece birkaç dakikanızı ayırın. BirGün’e üye olabilirsiniz ve ‘#Benim günüm‘Söyleyebilirsin.
Şimdiden teşekkürler …
Bir Gün bizim; hepimiz.