Türk ATK, hapis cezasına çarptırılan 81 yaşındaki hasta Kürt kadının durumunu inceliyor
Van’daki savcılar, Adli Tıp Kurumu’ndan (ATK), daha önce cezaevinde yatmaya yetkili bulunan 81 yaşındaki ciddi engelli ve sağlık sorunları olan Maqbool Özer’in davasına ilişkin değerlendirmesini gözden geçirmesini istedi. Evrensel ajansının cezası. Haber sitesi Pazartesi günü bildirdi.
Savcılar bu kararı, Özer’in hapse girmeye uygun olduğunu belirten yakın tarihli bir ATK raporu ile 2022’nin sonunda cezasının ertelenmesine yol açan bir rapor arasındaki tutarsızlıklara dayanarak verdi.
Raporda, kurul yeni bir değerlendirme yapana kadar Özer’in cezaevine gönderilmeyeceği belirtildi.
Özer astım hastası ve nefes darlığı çekiyor. Dizlerinde, ayak bileklerinde ve bileklerinde sınırlı görüş ve hareket var. Engelliliği, yerel bir hastanenin yayınladığı tıbbi raporda belgelendi.
Terör örgütüne yardım ve yataklık suçundan hüküm giyen Özer, 2022 yılının Mayıs ayında Van’da tutuklanarak 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldı. Eylül 2022’de ATK’nın talebi üzerine cezasının infazı bir yıl ertelendi.
Türkiye’nin ağırlıklı olarak Kürtlerin yaşadığı güneydoğu ve doğu bölgeleri, 1980’lerden bu yana güvenlik güçleri ile Türkiye ve uluslararası toplumun büyük bölümü tarafından terör örgütü olarak sınıflandırılan silahlı bir grup olan Kürdistan İşçi Partisi (PKK) arasında silahlı çatışmalara sahne oldu.
Çatışma, on binlerce insanın hayatına mal olmasının yanı sıra, etkilenen bölgelerdeki insan hakları durumu üzerinde de ciddi etkiler yarattı; güvenlik güçleri ve yetkililer sıklıkla yaygın ihlaller nedeniyle eleştirildi.
Ülkenin terörle mücadele mevzuatı da çok geniş olduğu ve yoruma çok fazla yer bıraktığı için geniş çapta eleştiriliyor.
Son yıllarda, hasta mahkumlarla ilgili tıbbi uzmanlığı için danışılan kurum olan ATK, hasta mahkumların parmaklıklar ardında kalmaya uygun olduğunu tespit eden şüpheli raporları aracılığıyla, hasta mahkumların tutukluluğunun devam etmesine suç ortaklığı yapmakla suçlanıyor. Tanınmış Türk insan hakları savunucuları, kurumu hükümetten tüm bağımsızlığını kaybetmiş olmakla suçladı.