Türkiye ve Irak işbirliğini memnuniyetle karşılıyor, ancak büyük farklılıklar devam ediyor
ANKARA – Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Irak Başbakanı Muhammed Şii el-Sudani Salı günü iki ülke arasındaki işbirliğine övgüde bulunmalarına karşın, çekişmeli ikili farklılıklar konusunda yalnızca sınırlı ilerleme bildirdiler.
Ekim 2022’de iktidara gelmesinden bu yana ilk kez Türkiye’ye seyahat eden El Sudani, ülkeye yaptığı resmi ziyarette Erdoğan ile görüştü.
Düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan iki lider, bir dizi alanda işbirliklerini derinleştirme sözü verdi ve ana demiryolu ve karayolu taşımacılığının başladığını duyurdu, ancak görüşmeler, iki ülkedeki tartışmalı önemli konularda yalnızca geçici bir çözümle sonuçlandı. İlişkiler: Kuzey Irak’taki Türk askeri varlığı ve Türkiye ile Irak arasındaki ortak sınırları geçen nehirler üzerindeki su paylaşımı anlaşmazlığı.
Irak’taki akışı azaltmak için Dicle Nehri’nin akışını bir ay süreyle artırma kararı aldık. [water] dedi Erdoğan. Irak’ın ciddi su kıtlığıyla karşı karşıya olduğunu biliyoruz.
Dicle ve Fırat nehirleriyle ilgili su paylaşımı konusu, Bağdat ile Ankara arasında sık sık gerginliğe neden olan uzun süredir devam eden bir anlaşmazlıktır. Irak makamları, Türkiye’nin nehirler üzerine inşa ettiği barajların Irak tarafındaki su seviyesinin düşmesine neden olduğunu ve bunun da ülkedeki kuraklık sorununu şiddetlendirdiğini iddia ediyor. Ankara, Irak makamlarının suyun daha verimli kullanılması için kendi sulama teknolojilerini geliştirmeleri gerektiğini savunuyor.
Erdoğan, “Sınır aşan su sorununu ancak akılcı ve bilimsel yöntemlerle aşabiliriz” dedi.
Al-Sudani hareket için minnettarlığını dile getirdi, ancak Irak’ın egemenliği ve güvenliğine ilişkin iddiası, Bağdat’ın Türkiye’nin kuzey Irak’ta devam eden sınır ötesi operasyonlarına yönelik artan öfkesi nedeniyle tarafların farklılıklarını uzlaştıramadığını gösterdi.
Al-Sudani, “Güvenlik meselelerinin ilişkilerimizi olumsuz etkilemesini istemiyoruz” dedi. Ve geçen yıl, Irak hükümeti Ankara’yı bölgede dokuz sivilin ölümüne yol açan bir topçu saldırısından sorumlu tuttu. Ankara, iki ülke arasında büyük bir gerilime yol açan saldırıyla ilgili herhangi bir sorumluluk üstlenmedi.
Türkiye’nin Irak Kürdistanı dağlarında üslenmiş yasadışı Kürdistan İşçi Partisi’ne (PKK) karşı mücadelesinin bir parçası olarak kuzey Irak’ta artan Türk askeri karakolları, iki ülke arasındaki en alevli sorunlardan biri olmaya devam ediyor. Bağdat, Türkiye’nin yasadışı Kürt militanlara karşı devam eden hava ve kara operasyonlarıyla Irak’ın egemenliğini ihlal ettiğini söylüyor.
İstihbarat bilgilerinin paylaşılmasıyla güvenlik sorunlarının aşılabileceğine inanıyoruz. Sudani, “Tek arzumuz, Irak’ın güvenliğini ve egemenliğini şiddete başvurmadan koruyan bir çözümdür” dedi.
Bağdat, defalarca Ankara’yı kuzey Irak’taki güçlerini, özellikle de kuzeydoğu Irak’taki Musul kenti yakınlarındaki Sözde Başika üssünden çekmeye çağırdı. El Kaide, İran yanlısı grupların sık sık hedefi oldu. 2015 yılında İslam Devleti’nin bir saldırısına karşı Sünni güçleri eğitmek için kurulan üs, şu anda Türkiye’nin PKK’ya karşı yürüttüğü askeri operasyonlarda kullanılıyor.
Erdoğan, ülkesinin Türk varlığı konusundaki tutumunda kararlı kaldı.
Türkiye, Irak’ın siyasi birliğinin ve toprak bütünlüğünün en büyük savunucusudur. Komşular arasında zaman zaman farklı görüşler ortaya çıkabiliyor.”
Erdoğan, “Iraklı kardeşlerimizin PKK’yı terör örgütü olarak tanımalarını ve bu teröristleri topraklarından çıkarmalarını bekliyoruz.” dedi. Ankara ve birçok Batılı güç, PKK’yı terör örgütü olarak görüyor.
İki lider, terörle mücadelede iş birliğini derinleştirmenin yanı sıra ticaret ve yatırımı artırmak istediklerini de dile getirdi. Erdoğan, liderlerin hükümetlerine Irak’ın güneyindeki petrol zengini Basra vilayetini Türkiye sınırına bağlayacak bir demiryolu ve otoyol projesi üzerinde çalışmaya talimat verdiğini söyledi.
El Sudani’nin iki günlük ziyareti kapsamında ticari ilişkileri geliştirmenin yollarını görüşmek üzere Çarşamba günü Türk işadamlarıyla bir araya gelmesi planlanıyor.