Türkiye yasadışı göçle mücadele çabalarını hızlandırıyor
Dünya genelinde yaşanan krizler, Türkiye’yi Avrupa’ya açılan bir kapı olarak göçmen akışlarında bir kez daha ön plana çıkarırken, Türkiye düzensiz göç olgusuyla mücadele ediyor. İnsani politikayı binlerce kişinin hayatını tehlikeye atmasını önleme ihtiyacıyla dengeleyen Türkiye, düzensiz göçe karşı tedbirleri sıkılaştırdı.
Göç İdaresi Başkanı Attila Toros Perşembe günü milletvekillerine verdiği brifingde, parlamento komitesine yetkililerin 1 Haziran ile 29 Eylül tarihleri arasında 105.000’den fazla kaçak göçmeni yakaladığını söyledi. Bu sorunla daha iyi başa çıkmanın yollarını aradıklarını belirtti.
Toros, yasadışı göçle mücadele için ‘İstanbul Modeli’ adını verdikleri model üzerinde çalıştıklarını söyledi. Türkiye’nin en kalabalık şehri, yasa dışı çalışan ve yaşayan ya da Yunanistan veya Bulgaristan sınırı üzerinden Avrupa’ya gizlice seyahat etmek için göçmen kaçakçılarıyla bağlantı kurmak isteyen yasadışı göçmenler için de en popüler destinasyonlar arasında yer alıyor.
Müdürlük, kentteki düzensiz göçmenlerin işlemlerini hızlandırmak için “mobil göç noktaları” adını verdiği bir nokta kurdu. “Göç noktaları” yasa dışı göçmenlerin sahada doğrulanması konusunda kolluk kuvvetlerine yardımcı oluyor ve şu ana kadar şehirde 38 nokta kuruldu. 1 Ekim’den itibaren Ankara’nın başkenti Adana, Bursa ve İzmir’de de benzer noktalar uygulanmaya başlandı.
“Göç noktaları” şüpheli yasadışı göçmenlerin kimliğini doğrulamak için parmak izi veritabanını kullanıyor ve genellikle polis karakollarını ziyaret ederek izinleri olduğunu kanıtlamak zorunda olan yasal göçmenler için bürokrasiyi ortadan kaldırıyor. Mobil noktalar Aralık ayında ülke genelinde kullanıma sunulacak.
Göç İdaresi Müdürü, Türkiye’de bu yıl çok sayıda kaçak göçmenin yakalandığını, 1 Haziran ile 29 Eylül tarihleri arasında yakalanan yaklaşık 40 bin 417 düzensiz göçmenin İstanbul’da bulunduğunu söyledi. Güvenlik güçlerinin bu yıl şu ana kadar 6 bin 786 göçmen kaçakçısını da tutukladığını söyledi.
Geçtiğimiz Temmuz ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yasadışı göçe karşı tedbirlerin önümüzdeki aylarda sıkılaştırılacağını söylemişti.
Erdoğan o dönemde gazetecilere verdiği demeçte, “Vatandaşlarımız düzensiz göçte yakın zamanda somut değişiklikler görecek. Güvenlik güçlerimiz tedbirleri ve tedbirleri sıkılaştırdı.” “Düzensiz göçle mücadele hiçbir zaman durmadı. Polisin yanı sıra sınır güvenliği konusunda da birçok adım atılacak. Bu göçmenlerin Türkiye’ye girişlerinin engellenmesi, tutuklananların barınak veya göçmen merkezlerine sevk edilmesi gerekiyor.” Erdoğan, Suriye’nin kuzeyinden girişin engellenmesinin önemini vurgulayarak devam etti.
Cumhurbaşkanı, “Yasadışı göçmenler yakalandıktan sonra geri gönderme merkezlerine gönderiliyor ve orada gerekli tedbirler alınıyor. Ülkelerine gönderiliyorlar ve bu sayede halkımızın kaygı ve korkularını ortadan kaldırıyoruz.” dedi.
Kamuoyu genel olarak mültecileri memnuniyetle karşılıyor ancak muhalefet partileri sıklıkla yabancı düşmanı ve mülteci karşıtı söylemleri alevlendirmeye çalışıyor. Daha yakın bir tarihte, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu yılın başındaki başkanlık kampanyasında “Suriyelileri geri getirme” sözü vermişti.
Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun aksine, Suriye’nin kuzeyindeki durumun iyileştirilmesi, ülkede durmuş olan siyasi sürece katkıda bulunulması ve Suriyelilerin gönüllü ve güvenli bir şekilde geri dönüşünün teşvik edilmesi çağrısında bulundu. Hükümet rakamlarına göre yaklaşık 500.000 kişi bu şekilde geri döndü.
Türkiye, Suriyelilerin Türk toplumuna sorunsuz bir şekilde entegre olmalarını sağlamak için sosyal uyum politikalarına önemli yatırımlar yaptı.
Atilla Toros, milletvekillerine, 28 Eylül itibarıyla Türkiye’de yasal olarak yaşayan 4,7 milyondan fazla yabancının bulunduğunu, bu yabancıların 3,2 milyondan fazlasını geçici koruma statüsündeki Suriyelilerin oluşturduğunu söyledi.