Türkiye'nin Ankara gölleri göçmen kuşları ağırlıyor
Burak Akıncı'nın yazdığı
ANKARA, 15 Mayıs 2019 (Xinhua) – Türkiye'nin göçmen kuş türlerinin bu yıl başkent Ankara'nın göl ve göletlerine geri dönmesi yerel kuş gözlemcilerini sevindirdi.
6 milyon nüfuslu hareketli şehre kısa bir sürüş mesafesindeki Gölbaşı ilçesinde yer alan Sil Kabani Barajı ve Mogan Gölü, her bahar ve yaz aylarında pek çok göçmen su kuşu türüne ev sahipliği yapıyor.
Yaban hayatı fotoğrafçısı, kuş gözlemcisi ve aktivisti Melih Özbek, soğuk ama güneşli bir sabah, sığ göletler, sazlıklar ve çok sayıda kuşa ev sahipliği yapan tarlalarla çevrili sulak yaşam alanı olan Sil Kabani Baraj Gölü'nde fotoğraf çekmekle meşguldü. Pembe flamingolar dahil.
Xinhua Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, “Ankara göllerine pek çok tür durmak veya üremek için geliyor. Bu nedenle Mugan Gölü ve yakınındaki sulak alanlar göçmen kuşlar için bir vahadır.”
Kuş gözlemcisi, “Bu kadar çok göçmen kuş türünün bulunduğu çok fazla şehir göremezsiniz. Ankara bu konuda öne çıkıyor” dedi.
Mogan Gölü ve çevresindeki göletlerde üreyen diğer kuş türleri arasında deniz mavisi, büyük tepeli batağan, küçük batağan, balıkçıl ve küçük balaban sayılabilir.
Muğan Gölü, 1990 yılında Özel Çevre Koruma Alanı ilan edildi. Kış aylarında kuzey ülkelerinden Türkiye'ye gelen deniz kuşlarını görmek mümkün; yaz aylarında ise demirbaş ördek, kızıl tepeli şahin gibi türler burada yumurtalarını kuluçkalıyor.
Özbek, Türkiye'deki kuş türlerinin yarısının Mugan Gölü ve çevresindeki sulak alanlarda görüldüğünü, bu durumun bu gölü kuş gözlemcileri için bir cennet haline getirdiğini anlattı.
Türkiye coğrafi olarak kışlayan kuşların önemli bir göç rotası olan Akdeniz-Karadeniz Göç Rotası üzerinde yer almaktadır. Sonbaharda Avrupa'dan Afrika'ya göç eden her türden kuş, Türkiye semalarını geçerek ilkbaharda aynı rota üzerinden anayurtlarına dönüyor.
Ancak Türkiye'deki kuşlar insan ve doğa faktörlerinden kaynaklanan tehditlerle karşı karşıyadır.
Kâr amacı gütmeyen Türkiye Doğa Derneği'ne göre, Türkiye'deki 300'den fazla kuş türünün yüzde 55'i, başta su projeleri olmak üzere doğal yaşam alanlarının tahrip edilmesi nedeniyle son on yılda yok oldu.
Dernek tarafından Mayıs 2023'te yayınlanan bir rapora göre, insanlar yıllardır tarımsal amaçlar veya kalkınma projeleri için sulak alanları kurutarak habitat kaybına neden oluyor.
Kuraklıkların da artmaya devam ettiğini ve yarım yüzyıl boyunca yanlış su ve tarım politikaları nedeniyle Anadolu'daki sulak alanların yok edildiğini belirtti.
Türkiye, sulak alanların korunması ve sürdürülebilir kullanımına ilişkin bir anlaşma olan Ramsar Sözleşmesi'ne taraftır. Ancak bazı sulak alanlar için alarm zilleri çalıyor ancak koruma çalışmaları sürüyor.
Özbek, “Anadolu'da sulak alanlar giderek daralıyor. Bazı göletler ve göller çoktan kurudu.”
Aynı zamanda Orta Anadolu'da sulak alanlara zarar veren, hatta dev kraterlere neden olan onbinlerce ruhsatsız kuyu bulunduğunu da sözlerine ekledi. ■